Merhaba,
Hollywood’da süren yazar ve oyuncu grevi, prodüksiyonları etkilemeye devam ediyor. Prime Video, daha önce duyurduğu A League of Their Own’un ikinci sezonunu iptal etti. İlk sezonu sekiz bölüm olan dizinin zaten dört bölümle toparlanıp bitirilmesine karar verilmişti ancak Sinema ve Televizyon Yapımcıları Birliği'ne (AMPTP) karşı süren grev nedeniyle yeni bölümlerin 2025’e sarkacağı öngörüldü ve tamamen vazgeçildi. Chloë Grace Moretz'in rol aldığı bilimkurgu The Peripheral'ın çoktan onaylanmış ikinci sezonu da aynı sebeple iptal edildi. Bakalım daha neler olacak.
Haftaya görüşmek dileğiyle.
TOD
24 Ağustos: 2023 yılında En İyi Animasyon dalında Oscar ve Altın Küre’ye aday gösterilen Ayakkabılı Deniz Kabuğu Marcel / Marcel the Shell with Shoes On, ilk kez ekrana gelecek. Filmde; nakit sıkıntısı çeken bir belgesel yapımcısının arkadaşlarıyla birlikte bir Airbnb'de kalırken bulduğu yumuşakça hakkında belgesel yapmaya karar vermesi konu ediliyor.
Yayında: Dönem filmi severler için 19. yüzyıl İngiltere’sinden bir aşk öyküsü anlatan Bay Malcolm’ın Listesi / Mr. Malcolm's List, romantik ve eğlenceli dakikalar vadediyor.
Yayında: Geçtiğimiz yıl Sundance’te yarışan Biri Gözetliyor / Watcher, kocasıyla birlikte Bükreş'e taşınan genç bir Amerikalı kadının sokağın karşısındaki evden kendisini izleyen yabancının seri katil olabileceğinden şüphelenmesini anlatıyor.
MUBI
Öneri programımız kapsamında bir arkadaşını bültenimize abone yapan herkese bir aylık MUBI üyeliği hediye ediyoruz. Bu bağlantıdan abone olduğuna emin olduktan sonra arkadaşınızın bilgilerini gönderin ve üyelik kazanın.
MUBI’de bugün Bennett Miller’ın başyapıtı Foxcatcher Takımı / Foxcatcher’ı izleyebilirsiniz. İnanılmaz bir spor biyografisi, eleştirisi Ters Ninja’da. Metin Erksan’ın The Exorcist uyarlaması Şeytan, pazar günü için ilginç bir seyirlik. Pazartesi akşamınızı Sergio Leone’nin Bir Zamanlar Amerika / Once Upon a Time in America’sını, çarşamba gününüzüyse Julian Schnabel’ın Oscar adayı Kelebek ve Dalgıç / Le Scaphandre Et Le Papillon’unu tekrar izlemeye ayırabilirsiniz.
25 Ağustos: Büyüme yolunda babalarının ayak izlerini takip etmemeye çalışan iki dostun hikâyesini anlatan, 2022 Cannes Film Festivali’nden Jüri Ödüllü Sekiz Dağ / Le otto montagne’ın yönetmenleri Felix van Groeningen ve oyuncu eşi Charlotte Vandermeersch.
26 Ağustos: Sıradan Bir Kadın / Nur eine Frau, 2005 yılında erkek kardeşleri tarafından bir otobüs durağında vurularak öldürülen Kürt asıllı Alman bir kadının hikâyesi.
29 Ağustos: İngiltere'de yaşayan iki sinemacının doğdukları İrlanda’ya yolculuk ederkenki hisleri üzerine bir belgesel Gelecek Zaman / The Future Tense.
Prime Video
25 Ağustos: Antlaşma / Guy Ritchie’s The Covenant; kumar borcu mu var diye düşündürecek sıklıkta film çeken bir başka isim olan Guy Ritchie’den Jake Gyllenhaal ve Emily Beecham’lı bir savaş filmi. Birkaç kez vizyon tarihi aldı ama sinemalara uğrayamadı bizde, doğrudan dijitale geldi. Filmin ismine kendi adını ekletecek kadar güvenmiş kendisine bu sefer Ritchie, bakalım nasıl.
Netflix
24 Ağustos: Norveç mitolojisinden beslenen büyüme öyküsü Ragnarok, 3. sezonuyla dönüyor.
30 Ağustos: Balıkçılıkla geçinen küçük bir ada olan Santa María del Mar'a sanayileşmenin gelmesinin ardından ada sakinleri, geçim kaynaklarının ellerinden alındığını düşünür. Ancak kaderleri, kasabada açılması olası bir balık paketleme tesisiyle değişmek üzeredir. Bunun gerçekleşmesi için tek ihtiyaç duydukları şey, bir doktorun adaya taşınmasıdır. Büyük Olta / La gran seducción, Meksika yapımı bir komedi filmi.
30 Ağustos: 100 yaşını aşan insanların oranının dünyanın her yerinden daha fazla olduğu bölgeleri gezip bunun sırrını araştıran Dan Buettner, 100 Yıl Yaşamak: Mavi Bölgelerin Sırları / Live to 100: Secrets of the Blue Zones adlı belgeselle bizi bu insanların beslenme alışkanlıklarını, davranışlarını ve yaşam tarzlarını keşfedeceğimiz bir yolculuğa çıkarıyor.
YouTube
Gezi Parkı olayları sırasında İstanbul’da Ayta Sözeri’yle yapılmış bir dizi röportajdan oluşan Gizli Özne, ünlü ismin hayat deneyimlerini paylaştığı bir belgesel. 2013 yılında, bir trans kadın olarak ulusal kanalda yayınlanan bir televizyon dizisinde rol alabilmesiyle gündeme gelen Sözeri; sahnede ufak çaplı şöhretinin tadını çıkarırken, bir yandan da sokaktaki ayrımcılıkla başa çıkmaya çalışıyordu. Ailesine açıldığı günleri, o günlerdeki konumuna gelirken yaşadığı zorlukları, aldığı tepkileri ve Sezen Aksu’nunki gibi destekleri sanatçının kendi ağzından dinlediğimiz yapımın yönetmeni Çağnur Öztürk’ün gözlemci kamerası; biriktirdiklerini duymaya ihtiyacı olanlarla paylaşmayı seven Sözeri’yi konser öncelerinde, makyaj odalarında, kuaförlerde ve çayevlerinde takip ediyor.
12. Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali kapsamında gösterilen belgeseli Ayta Sözeri’nin günümüzde geldiği noktadan izlemekse ayrıca anlamlı.
İçinde Yaşamak İstediğim…
Sevdiğimiz isimlere “içinde yaşamak istedikleri film ya da diziyi” sormaya devam ediyoruz. 62. konuğumuz Çağnur Öztürk, seçtiği filmse Sweet Movie (1974).
“İçinde yaşamak istediğin film hangisi” sorusu, cevaplaması çok zor bir soru. Aklıma ilk olarak beni sinemaya âşık eden, sinemayı başıma bela eden Yeni Gerçekçi İtalyan Sineması başyapıtı Bisiklet Hırsızları ve o küçük Bruno geliyor. Ama sanırım farklı bir filmde olmak isteyeceğim az sonra... “Kendime en yakın bulduğum karakter” gibi bir soru olsa, hiç tereddüt etmeden Kieślowski'nin Mavi’sindeki, en derin şekilde acısını, yasını, melankolisini yaşayan Julie’m derdim.
Bunlardan bahsetmeden kendime ihanet etmiş gibi hissedecektim. Ve içinde olmak istediğim filme yaklaşıyorum sanırım, bu film kesinlikle bir devrimci sinemacının filmi olurdu. Godard efsanesini üzülerek bir kenara koyacağım çünkü onun filmlerinden, mesela Weekend ya da Doğu Rüzgârı’nda da olmak çok isterdim. Ama devrim söz konusuysa içinde olmak istediğim filmin yönetmeni kesinlikle devrimci sinemacı Dušan Makavejev’in hepsini çok sevdiğim filmlerinden biri olurdu. Son tahlilde yönetmenin Yugoslavya’da film üretmesinin yasaklanmasına neden olan W.R: Organizmanın Sırları / W.R. - Misterije organizma (1971) ile aralarında çok zorlansam da, ilk kurmacası diyebileceğimiz Sweet Movie öne geçiyor diyebilirim. Evet, içinde olmak istediğim film tam olarak Sweet Movie (1974).
Sırp kökenli Yugoslav muhalif yönetmen Makavejev, Kara Dalga hareketinin önemli isimlerinden. W.R: Organizmanın Sırları sonrası uğradığı yasaklar sonucu Sweet Movie’nin çekimleri sürgünde, 1974’te Fransa ve Kanada’da yapılıyor. Aslında hiç de “sweet” olmayan apacı eleştirilerde bulunan film, modern toplumu, kapitalizmi ve daha birçok şeyi sarkastik diliyle yerden yere vuruyor.
Sweet Movie’nin bu saykodelik, avangart, sürreal atmosferinde olmayı çok isterdim. Makavejev’in hem kendi devrimini yapan hem de izleyiciyi buna ortak eden, harekete geçiren hem sembolik hem çağrışımsal montaj-kolaj dili izledikten sonra yıllar geçse de etkisinden hiçbir şey kaybetmiyor.
Vizyonda Ne İzlesem?
🦋 Kelebek Görüşü / Bachennya metelyka: Ukrayna yapımı film, Donbass bölgesinde, ayrılıkçılar tarafından tutuklanan Lilya'nın, iki ay sonunda ülkesine döndükten sonra yaşananları konu ediyor. Ailesi ile ilişkilerini, toplumun ona bakışını ve bunun zamanla değişimini de irdeliyor. (Hasan Nadir Derin)
🛣️ Otoban Katilleri: Uyuşturucu madde alıp önüne geleni öldüren iki erkeği konu eden yerli yapım, 2006 yılında yaşanmış gerçek olaylardan uyarlanmış.
🐶 Uzay Köpekleri / Space Pups: Dünyaya zorunlu iniş yapan üç uzaylı, dikkat çekmemek için sevimli köpeklere dönüşür. Orta şeker bir aile filmi.
👹 Efsunlu 3: Muska: Haftanın yerli korku filmi.
🌎 Gezegenler Savaşı / Liu lang di qiu 2: Seyircinin eleştirmenlerden daha çok sevdiği üç saatlik Çin yapımı, 2019 tarihli aynı adlı filmin devamı.
👮♀️ Katili Yakalamak / Misanthrope: Vasatı aşan bir seri katil polisiyesi.
💣 Durdurulamaz / Retribution: Macar asıllı yetenekli sinemacı Nimród Antal, ellisinden sonra aksiyon yıldızı olan Liam Neeson’la film çekmiş. Bir yatırım bankacısının otomobiline bomba yerleştiren hırsızlar bankadaki paraları istemektedir ama kime çattıklarını geç anlarlar.
🐻 Maşa ile Koca Ayı 5 / Masha i Medved v kino: Skazhite «Oy!»: Vizyon tarihi altı kere değiştirilen Rusya yapımı animasyon bakalım bu kez gösterilecek mi.
🧛♂️ Drakula: Son Yolculuk / The Last Voyage of the Demeter: Ocak ayından beri vizyon bekleyen vampir filmi, ezbere bilinen hikâyeyi yeniden anlatıyor.
🏁 Gran Turismo: Kariyeri ilerledikçe hayal kırıklığı yaratan yönetmenlerden Neill Blomkamp’ın son filmi, otomobil yarışları üzerinden bir başarı öyküsü anlatmaya soyunuyor.
Ali Ulvi'den Vizyon Notları
“Caninin Karanlığında”
Seri katiller sıra dışı varlıklardır. Düzene, toplumlara, yaşamanın matematiğine, doğanın işleyişine, gerçek ile hayal ilişkisine, ölüme dair yaklaşımlarını ve eylemlerini kavramaya çalışmak ve de karanlık alanlarına yaklaşmak için, sizin özel olmanız gerekir. Teorileriniz, önermeleriniz, tuzaklarınız, neden-sonuç araştırmalarınız, yapay zekâ oyunlarınız, milyonlarca veri analiziniz, onun yakınından bile geçemeyebilir. Bazen çok basit bir olay, bazen de sıradan görünen toy bir dedektif katili ele geçirmenin anahtarı olabilir.
Baltimore kentinin kaymak tabakasından onlarca kişiyi, yeni yıl gecesi vurarak, çoğunun ölümüne neden olan keskin nişancının izini süren FBI ekibinin lideri Lammark, ‘arızasını’ fark ettiği tecrübesiz dedektifle karşılaştığı anda onu yanına alır. Eleanor, geçmişinin şeytanlarıyla uğraşırken, katilin dürtülerini de yakalamaya başlar.
Sert, hızlı bir prologla duygusal zekâsı yüksek bir kadının yanında adım adım bir katili anlamaya çalıştığımız film, zevk veren anlatısıyla seyredeni duraksamaksızın ele geçiriyor.
Arjantinli yönetmen Damián Szifron’u dünyaya tanıtan film, insan doğasını keşfe çıktığı altı kısa öyküyü içeren BAFTA ödüllü Asabiyim Ben / Relatos salvajes (2014) olmuştu. To Catch a Killer / Katili Yakalamak, dokuz yıl sonraki ilk çalışması. Sanıyorum, özenle yazılmış en az üç karakter, benim için akılda kalıcı olacak. Szifron’un önceki filminde de çalıştığı görüntü yönetmeni Javier Julia ile yarattığı, soğuk bir cehennem hissi veren atmosfer de bir süre etkisini sürdürecek.
“Teknik Mükemmellik”
Araba yarışlarının çevreye olan etkilerini, emisyon ya da kimilerine melodi gibi gelen gürültü kirliliği olarak incelemek mümkün. Sinema perdesinde seyrederken umurunuzda olmuyor tabii. Mesela, yarış simülasyonu video oyunu serisi Gran Turismo’nun en başarılı oyuncularından biri olan Jann Mardenborough’un, profesyonel yarış sürücüsüne dönüştürülmesinin gerçek hikâyesinde, 350 kilometreleri bulan hız, yüksek sesler, inanılmaz kazalar, hırs, öfke ve heyecan beyninizi esir alıyor.
Nissan’ın pazarlama yöneticisinin, yeni yetme konsol canavarlarından seçmeler yaparak, onları pistlere sürme fikrinin adım adım hayata geçmesi, pek ilgimi çekmedi.
Üstelik başta Grand Prix (1966), Le Mans (1971) olmak üzere, daha kompleks karakterlere sahip onlarca yarış filmi varken, Gran Turismokonu olarak cezbetmedi.
Fakat, hakkını teslim etmek gerekir ki, Yasak Bölge 9 / District 9'dan başlayarak bilimkurgularını ilgiyle takip ettiğimiz Neill Blomkamp, teknik mükemmelliğe ulaşmış. SONY Venice kameraları, kurgu-müzik ritimleri ve ses tasarımlarıyla, yarışların nabzını yakalayarak, seyredenlere aktarmış. Mebzul ürün markalarının kullanıldığı, seyir zevki veren bir gösteri olmuş.
Ayrıca...
Kehanetleriyle ünlü The Simpsons’ın sanat hakkında şaşırtıcı derecede keskin gözlemleri.
Katkılarından dolayı Ali Ulvi Uyanık, Çağnur Öztürk, Ozancan Demirışık, Zeynep Şima ve MUBI Türkiye’ye teşekkür ederiz.
Bağımsız yayıncılığa destek olmak isterseniz 10 TL, 25 TL, 50 TL, 75 TL ya da 100 TL karşılığında Dijital Teşekkür Kartları alabilir ve dilerseniz sevdiklerinize hediye olarak gönderebilirsiniz.